Menu

Suların Mikroptan Temizlenmesi

Suların Mikroptan Temizlenmesi

  • 1. Kaynatım: Sudaki mikropları öldürebilmek için en müessir metod kaynatmadır. 5-10 dakika kaynatma ile mikropların hepsi ölür. Yalnız bu metod, ev ve hastane ihtiyacı için geçerlidir. Kaynatılmış sular, içindeki gazlar çıktığı için tatsızdırlar.

    2. Ultraviyole ile dezenfeksiyon: Dalga uzunluğu 100-3900 A° olan ultraviyole ışınlar kullanılır. Bu ışınlar her türlü mikropları öldürürler. Pahalı bir metod olup özel (husûsi) maksatlarla kullanılır.

    3. Ozonla dezenfeksiyon: Ozon (O3) kuvvetli bir yükseltgen ve bakteri öldürücüdür. Ozonlanacak suyun berrak olması ve organik maddelerin fazla olmaması gerekir. Ozon havayla karışım halinde suya verilir. Havanın metreküpünde 5 gram ozon olmalıdır. Ozonlanan suyun tadı ve lezzeti bozulmaz, çok masraflı bir metoddur.

    4. Klor dezenfeksiyonu: Kolay uygulanabilmesi ve ucuz oluşu sebebiyle şehir sularının dezenfeksiyonunda en çok kullanılan metoddur. İstanbul, Ankara ve diğer şehirlerin suları klorla dezenfekte edilmektedir. Klorun dezenfeksiyon aracı olarak kullanılması 1800'lü yıllara rastlar. İlk uygulama Fransa'da yapılmıştı. İçme sularının klor ile dezenfeksiyonu 1900 yıllarında olmuştur. Klor, yükseltgen bir madde olup, sularda bulunan organik ve anorganik maddelerin yükseltgenebilecek türlerini yükseltger. Bazı maddeleri de absorblayarak etkisiz hale getirir. Mikropları öldürücüdür.

    20°C'de, 1000 m3 suda 2,26 cm3 kadar çözünen klor, suda;

     
  • Cl2HOH ® HCCO+Cl-+H+
  •  
  • 2HClO ® 2Cl- + 2H++O2
  •  
  • 2HClO ® Cl2+H2O+1/2O2

    şeklinde reaksiyonlar verir ki, burada meydana gelen oksijen, bakterileri öldürmektedir.


    Klorun bakteri öldürme gücü sıcaklıkla artar.

    Suya verilecek klor miktarı, suda bulunan ve klorla yükseltgenebilen ve klor absorbe edebilen (Fe2+, Mn2+, sülfür, nitrit ve organik bileşikler vs.) maddelere tabidir. Klorun mikrop öldürebilmesi için yukarıda belirtilen maddelerin kullanacağı miktardan biraz fazla verilmesi gerekir. Mikrop öldürmek için bir litre suda 0,1-0,3 mg klorun olması yeterlidir. Klor yarım saatte mikropları öldürür. Bulanık sular klor ile dezenfekte edilemez.

    Kullanma sularının patojen mikroplarını yok edebilmek için yeteri kadar klor suya katılmalıdır. Fakat, suyun lezzetini ve kokusunu bozacak kadar olmamalıdır. Eğer fazla klor varsa, suyun havalandırılması ile bu fazlalık yok edilebilir. Eğer klor kokusu bu yolla da gitmiyorsa aktif kömürden geçirilmekle veya uygun miktarda tiyosulfat tuzu ilave etmekle giderilebilir.

    5. Kireç kaynağı ile dezenfeksiyon: Bu maddenin kullanılması çok eskidir. Kireç kaymağı suya ilave edildiği zaman ortamda Ca2+ OH-, Cl- ve ClO- iyonları meydana gelir. Bu iyonlardan etkili olanı ClO- (hipoklorit) dir. Hipoklorit çeşitli reaksiyonlar sonucu serbest klor (Cl2) ve oksijen O2) meydana getirir ki, bunlar dezenfektan maddelerdir. Kireç kaymağı: 1 litre suya 2,5 çorba kaşığı (40 gr) kireç kaymağı konur. Karıştırılır. Yarım saat bekletilir. Üstteki berrak kısım alınır. Bu “ana eriyik”tir. Bir şişeye alınır ve ışıktan korunarak iki hafta süreyle bozulmadan kullanılabilir.

    Suyu klorlamak için bu “ana eriyik”ten bir litre suya 3 damla, bir teneke (18 litre) suya 54 damla (iri bir çay kaşığı dolusu) ilave edilir. Su 30 dakika bekletildikten sonra içilebilir. Eğer su berrak veya renkli ise (çok açık çay gibi) veya belirli bir kükürt kokusu taşıyorsa bu doz iki misline çıkarılır. Bu eriyikteki klor suyun içindeki mikropları öldürür. İnsan sağlığına hiç bir şekilde zararı dokunmaz.

    Yaşayabilmemiz için havadan sonra ihtiyacımız olan su, yeryüzünün beşte dördünü kaplar. Karalarda yerüstü ve yeraltında fazla miktarda bulunur. Çeşitli bölgelerde insanlar susuzluktan, su içindeki zehirli maddeler ve mikroplar sebebiyle hastalanmış veya hayatlarını kaybetmişlerdir. Üzerinde önemle durulması gereken nokta, suyun yeter derecede ve mikropsuz olarak teminidir. Temiz sular korunmalı, mikroplu sular ilaçlanmalı ve mikropsuz hale getirilmesi için gerekenler yapılmalıdır.

    Evlerde suların arıtılması: Evlerde, işyerlerinde kullanılan musluk suları bilhassa üç bakımdan istenmeyen özellikler taşıyabilir:

    1. Tortulu olabilir. Su bazan gözle dahi görebileceğimiz kadar tortulu olur. Bazan da su kabının dibinde zamanla tortu birikmesiyle tortuluğu fark edilir.

    2. Organik kirlilikler ve bakteri bulunabilir. Suların biyolojik bakımdan temizlenmesi için genellikle sular klorlanır. Bu bakımdan içtiğimiz sular ayrıca genellikle klorludur. Klor, hem tadını bozar hem de başka sakıncalar taşır.

    3. Su, geldiği kaynağa veya akarsu ise aktığı yatakların durumuna bağlı olarak sert (halk dilinde kireçli) olabilir.

    Yiyecek ve içeceklerde kullanılan musluk suyunun arıtılması için bugün piyasada pekçok su arıtma cihazı mevcuttur. Bunlar; ev, büro vb. yerlerde rahatlıkla kullanılabilecek şekilde imal edilmiştir. Ancak iyi bir su arıtımı için, tortunun tutulması, bakteri ve gazların giderilmesi ve ayrıca sertliğin düşürülmesi gerekir. Tortunun giderilmesi için genellikle filtreler kullanılır. Bakteri ve gazların bertaraf edilmesi için özel imal edilmiş aktif karbon ve sertliğin düşürülmesi için de reçineler kullanılmaktadır. Reçinelerin hıfzıssıhhaya uygun olması gerekir. Reçineler Ca+2, Mg+2 ve Fe+2 iyonlarını tutarken yapılarında bulunan Na+ iyonlarının miktarı insanın günlük olarak aldığı Na+ iyonu miktarının çok altındadır. Bu sebepten kalp veya damar rahatsızlığı olanlara bir zarar vermez.

    Maden suları: Koku, tad ve yüksek sıcaklığı dolayısıyla genel içme sularından farklı olan ve içmek veya banyo yapmak sûretiyle bazı hastalıkların tedavilerinde kullanılan sulara maden suları denir. Bu sularda bulunan iyonlar içme sularında bulunanlardan fazladırlar. Tabii kaynaklardan çıkan maden suları ekseriya CO2 gazı bulundurdukları gibi yemek tuzu ve sodyumun diğer tuzlarını, kalsiyum tuzları ihtiva ederler. Bir kısım maden sularında radyoaktif maddelerden radyum, polonyum, toryum, uranyum ve emanasyon bulunur. Kuru kalıntı miktarı litrede en az 1 g'dır. Maden suları, ihtiva ettikleri elementlerin çokluğuna göre sınıflara ayrılır:

    1. Topraklı sular: Ca+2, Mg+2, NO-3 ve SO-24 iyonlarından fazla ihtiva ederler.

     

    2. Alkali sular: Na+ ve HCO-3 iyonlarından fazla ihtiva ederler.

    3. Acı ve müshil sular: SO-24, Na+, Mg+2 iyonlarından fazla ihtiva ederler.

    4. Termal sular: Sıcaklığı 20°C'den yüksek olan sular.

    5. Sutermal sular: Sıcaklığı devamlı olarak 1 ila 20°C arasında kalan sulardır.

    6. Radyoaktif sular: Radyoaktivitesi 20 emanasyondan yüksek olan sulardır. CO2'li maden sularının tadı hoş ve keskindir. Serbest CO2'nin hazıma yardımı varsa da, fazlası zararlı olabilir. CO2 gazı mide cidarından, emilerek kana karışır ki, bu da iyi sonuç vermeyebilir. CO2 fazlası iştahı azaltır.

    Suni maden suları: Bunlar saf suyun veya bazı tuzları çözündürülmüş suların karbondioksitle doyurulmasıyla elde edilen sulardır.

    Adi gazlı su şişelerinde 1 litre suda 3-4 litre CO2 gazı vardır. Sifonlu şişelerde daha fazla CO2 bulunur. Bu şişelerin kapağı açıldığı zaman karbon dioksit gazı çıkışı olur ki, bunun sonucu olarak suda bir serinlik hasıl olur.

    Bikarbonat katılmış karbondioksitli sulara sodalı sular denir. Özel şekilde tatlandırılmış sulara da gazoz denir.



Suların Mikroptan Temizlenmesi

Osmaniye

Adres: Alibeyli Mah. Çiçek İşhanı Kat:2 No:209 - OSMANİYE
Tel/Faks: 0(328) 812 99 11
Gsm: 0546 812 99 11
Gsm: 0544 257 96 59
E-Posta: info@aaritma.com.tr

Dörtyol

Adres: Sanayi Mah. Özel Cad. No:4 - Dörtyol / HATAY
Tel/Faks: 0(326) 712 10 05
Gsm: 0544 257 96 59
Gsm: 0545 948 75 75
E-Posta: dortyol@aaritma.com.tr